İBB Lideri Ekrem İmamoğlu, 545 İETT çalışanı alımı için düzenlenen törende konuştu.
Eşit işe eşit ücret alınamayan bir modelle çalışmak zorunda kalan toplam 1841 işçiyi işe aldıkları bilgisini paylaşan İmamoğlu, 2023 yılında da 700 şoför çalıştırmayı planladıklarını açıkladı.
Gazetecilerin “Cumhurbaşkanı yardımcılığı teklif edilmesini nasıl karşıladınız” sorusuna İmamoğlu, “Meseleyi şöyle okuyoruz: Ne olursa olsun birlik ve beraberlik içinde yola devam meselesidir. Çünkü bu işin kurucuları Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener Hanım’ın en güçlü lokomotifi olması gerektiğine inanarak “Onlara nasıl katkı sağlayabiliriz” düşüncesiyle bir araya geldik. doğru yapılandırma. Her şey yoluna girecek.”
Bir önceki İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yönetimi, 2018 yılında kentteki 4 İETT garajının işletme hakkını farklı şirketlere vermişti. Ayazağa Garajı ile başlayan işletme modeline sırasıyla Kurtköy, İkitelli ve Çobançeşme garajları dahil edildi. Ekrem İmamoğlu Başkanlığı’ndaki yeni İBB yönetimi, örnek işler yapan emekçilerin arasında bariz ara farklar yaratan sisteme son verdi. Öncelikle işletme ihalesi 2 Ağustos 2022’de biten Kurtköy Garajında çalışan 446 şoför işçi İBB’ye dahil oldu. 1 Ekim 2022’de Ayazağa Garajı’nın işletilmesi ihalesinin sonuçlanmasıyla birlikte yaklaşık 850 şoför İBB bünyesinde hizmet vermeye başladı. İkitelli Garaj’ın işletme ihaleleri 20 Şubat ve 8 Mart’ta sona erdi. İBB, bugün düzenlediği törenle İkitelli Garaj’da çalışan toplam 545 işçiyi bünyesine kattı. İETT İkitelli Garaj’da düzenlenen törende İBB Genel Sekreter Yardımcısı ve İETT Genel Müdürü Dr. Buğra Gökce ile İBB Lideri İmamoğlu birer konuşma yaptı.
“AKLIMIZ DEPREM BÖLGESİNDE”
Türkiye’nin 11 vilayetinin deprem felaketi nedeniyle sancılı günler yaşadığına işaret eden İmamoğlu, “Günlük görevlerimizi yerine getirirken o bölgeyi de ihmal etmediğimizi ve bölgedeki sorumluluklarımızı en üst düzeyde yerine getirdiğimizi burada belirtmek isterim. ve sorumluluklar. Aklımız hep sarsıntı bölgesinde. Doğal sadece aklımızla değil; grubumuzla, ekipmanlarımızla, çalışma arkadaşlarımızla oradayız. Binlerce meslektaşımız deprem bölgesinde çalıştı, hayat kurtardı, su taşıdı, yemek getirdi, çocuklara baktı, bakmaya da devam ediyor. Alt yapısından üst yapısına kadar sorumlu olduğumuz Hatay ili başta olmak üzere tüm bölgede varlıklarını en üst seviyede hissettiriyorlar. Sizin de yol arkadaşınız olan ve o bölgeye emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarıma en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Bunların var olması uygundur” dedi.
“DEPREMİN YARALARINA YARDIM ETMEK VE TÜRKİYE’Yİ DEPREMDE DAYANIKLI KILMAK BİZİM BOYNUMUZ”
“Depremin yaralarını sarmak bizim omuzlarımızdadır” diyen İmamoğlu, “Ama sadece depremin yaralarını sarmak için değil, aynı zamanda böyle bir yıkımı bir daha yaşamamak için de en üst düzeyde önlemler alarak, Başta İstanbul olmak üzere ülkemizin depreme karşı dayanıklı hale gelmesini sağlayacak politikalar ülkemizi güçlü kıldı. Bunu önde gelen sorunlardan biri haline getirmek hepimizin görevidir. Bölge yeniden ayağa kalkana kadar 11 ilimizle her an, her dakika ilgileneceğimizi hem kurum olarak hem de kişisel olarak bölge halkına söylüyorum ve hepinizin huzurunda tekrarlıyorum. Hemşehrilerimizi asla yalnız bırakmayacağız ve yaralarımızı hep birlikte saracağız ve iyileştireceğiz. Göreceksiniz, şu andan itibaren hepinizin huzurunda söz veriyorum ki bu sorunu gündeme getirmekten asla çekinmeyen, tekrar eden ve başarıya ulaşana kadar sonsuz çaba harcayan bir yol arkadaşı olacağım. bu mesele.”
“2023 YILINDA 700 SÜRÜCÜ İSTİHDAMI SAĞLAYACAĞIZ”
İBB yönetimi olarak adil çalışma ve adil ücret dağılımı konusunda titiz bir çalışmayı kademeli olarak seferber ettiklerini vurgulayan İmamoğlu, “Bu aslında insanlara emeğinin hakkını verme çabasıdır. Yaklaşık olarak ihtiyacımız olan 700 şoförün 2023 yılında istihdam edilmesi için bir planlama yaptığımızı buradan müjdelemek ve duyurmak isterim. İBB olarak 4 yıla yaklaşan zaman diliminde hiçbir zaman sorunlara günlük bakmadık. . Yani ‘Bugün çözelim, yarın görüşürüz’ diyerek biriken sorun havuzuna bir düğüm daha eklemeyi hiç düşünmedik. Profesyonel, akla yatkın mekanizmalar kurarken ‘hata yapalım, bugünü yönetelim’ değil, 5 yılı, 10 yılı, 15 yılı düşünerek hem var olan adaletsizlikleri ortadan kaldıracak stratejiler uygulamak istiyoruz. bugün insanımızın ihtiyaçlarını en doğru şekilde analiz etmek. çok önemsiyoruz” şeklinde konuştu.
“13. CUMHURBAŞKANI ADAYLARIMIZ Sayın KEMAL KILIÇDAROĞLU, TAŞERON İŞÇİ ÇALIŞTIRILMASI KONUSUNA KARŞI SES VERDİ”
“Bugün işi bilene emanet etmenin bize fayda sağladığı bir ortamda yaşıyoruz” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Ama burada bir tane daha vermek istiyorum. Cumhuriyet Halk Partisi ilçe başkanıydım. Sonra Beylikdüzü Belediye Başkanı oldum. Siyasetin ilk anlarından itibaren hakkını vermem gereken Süleyman Çelebi Bey o dönemden bu yana bu taşeron sorununa çok emek vermiş eski milletvekilimizdir. Sonrasında Sezgin Bey (Tanrıkulu) bir kez daha emeği geçen milletvekillerimizdendir. Ancak taşeron işçi çalıştırma sorununa karşı tavır koyan şimdiki 13. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Altını çizeyim.”
Konuşmaların ardından İmamoğlu, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi ve eski CHP Milletvekili Süleyman Çelebi ekibe dahil olan işçi ile hatıra fotoğrafı çektirdi. Fotoğraf çekiminin ardından İmamoğlu, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Gazetecilerin İmamoğlu’na sorduğu sorular ve İBB Başkanı’nın bu sorulara verdiği yanıtlar şöyle oldu:
“SEYİRCİYİ AĞIRLAYACAĞIZ. CUMARTESİ AKŞENER VE Sn. KILIÇDAROĞLU HATAY’DA”
– Çok sıcak bir siyasi gündem var. Altı Masa’da cumhurbaşkanı adaylığı krizi patlak verdikten sonra sizlerin ve Mansur Yavaş’ın başkan yardımcılığına atanmasıyla kriz sona erdi. Öncelikle bu süreçle ilgili değerlendirmenizi alabilir miyiz?
“Önümüze bakıyoruz. Güzel günler bizi bekliyor. Çok zor bir dönemden geçiyoruz. Özellikle de deprem bölgesinde yaşananlardan dolayı. Ben sadece konuşmamda söyledim. Bir yandan güzel İstanbul’umuzun her yönüne hakim işlerimizi yönetirken, bir yandan da deprem bölgesi ile bağımızı ve diyaloğumuzu en güçlü şekilde sürdüreceğiz. Artık tamamen Türk siyasetine odaklanmamız gereken bir dönemdeyiz. Bu kapsamda bu sürecin olgunlaşmasında çok büyük katkıları olan DÜZGÜN Parti Genel Başkanı Meral Akşener Hanım’ı Cumartesi günü Hatay’daki koordinasyon merkezimizde ağırlayacağız. 13. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu salı günü yine Hatay’da ağırlayacak, deprem bölgesi ve Türkiye’nin sarsıntı sorununa ilişkin analiz ve çalışmalarımızı paylaşıyor olacağız. Şimdi sahadan bahsedeceğiz. Ülkemiz hakkında konuşacağız. Dirençli, sağlam şehirleri, çocukları, gençleri, kadınları, eğitimi, her konuyu konuşacağız. İstanbul büyük bir merkez. Bu alanda ürettiklerimizi ve üreteceklerimizi burada paylaşıyor olacağız. Bu gezimizde ben ve arkadaşım Mansur Yavaş’ın da dahil olduğu Altı Levha ve altı başkana katkı sağlayan süreci anlatarak güçlü bir yolculuğa çıktık ve 14 Mayıs’ta cumhurbaşkanı adayımızı Cumhurbaşkanı yapmak için elimizden geleni yaptık. iyi şanslar. Allah korusun. Kendisine şimdiden ülkemiz ve milletimiz için hayırlı bir gelecek diliyorum.”
“TEK DUYGUM; 14 MAYIS SEÇİMİNİ KAZANMAK İÇİN AKLA GETİREN İNSANLAR OLMAK”
– Cumhurbaşkanlığı ile Büyükşehir Belediyesi’nin bir arada olamayacağına dair hukuki bir tartışma da var. Bu konuda yasal bir çalışmanız oldu mu?
“Makam tanımlaması ya da bu tür süreçlerle ilgili herhangi bir duygum yok. Tek bir duygum var: 14 Mayıs’ta seçimi kazanacak aklı, stratejisini ve çalışma cesaretini ortaya koyan insanlar olmak. Hep ne dedim? Bu sürecin en çalışkan askeri ben olacağım. Bunu sahada göreceksiniz.”
– Seçim kampanyası nasıl gidecek?
“Çalışıyoruz. Tabii genel merkez çalışıyor. Çalışıyoruz. Başkan adayımız koşuyor. Bunların sistemli bir şekilde bir araya getirildiği, koordine edildiği bir akılla geleceği o anlamda tasarlıyoruz. Bu konuda söylenecek fazla bir şey yok.” bugün itibariyle onu.”
– 2024’te yerel seçim var. Hepimizin merak ettiği, bu Cumhurbaşkanlığı seçimini Millet İttifakı kazanırsa, başkan yardımcısı olursanız yerel seçimde nasıl davranacaksınız?
“Keşke ülkede bu kadar uzun vadeli şeylerden bahsetmek mümkün olsa. 2-3 günde bile neler yaşıyoruz? O yüzden bugünden itibaren size ‘Her şey güzel olacak’ diyeyim.”
“KONU; BÖLÜNMEDEN VE BÜTÜNLEŞMEDEN YOLUNA DEVAM ETMEK KONUSU”
– Başkan yardımcılığının teklif edilmesini nasıl karşıladınız?
“Meseleyi şöyle okuyoruz: Bütünleşerek, ayrılmadan, ne olursa olsun en doğru şekilde yola devam meselesidir. Çünkü bu işin kurucuları Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener Hanım’ın en güçlü lokomotifi olması gerektiğine inanarak “Onlara nasıl katkı sağlayabiliriz” düşüncesiyle bir araya geldik. Doğru bir konfigürasyondu. Her şey çok güzel olacak.”
“BÜTÜN TÜRKİYE SON 25 YILIN EN KURAK DÖNEMİNİ YAŞIYOR”
– Ülkede kuraklık var. İstanbul’un su sorunu mu var? Olacak mı?
“İSKİ ile ilgili toplantıdan buraya geliyorum. Doğal olarak susuzluk alarmıyla ilgili bir sorun şu an İstanbul’un gündeminde değil. Ama gerçekten tüm Türkiye son 25 yılın en kurak dönemini yaşıyor. Yani bu sadece İstanbul’la ilgili değil. Bursa’da bazı barajlar kurudu. İstanbul ve Ankara’da çok düşüktü. Haritaya baktığınız zaman kuraklık tüm coğrafyanın sorunu. Bu toplantıyı bu sabah İSKİ’de yaklaşık 1.5-2 saat yaptık. Tasarruftan tutun birçok konuya kadar belli tedbirlerimiz var. Onlarla ilgili açıklamalarımız olacak. Ayrıca ne yazık ki yıllardır, yaklaşık 6 yıldır -6 yıl önce açılacaktı, hatta yedinci yılına bile girilmişti- özellikle Melen, İstanbul ve Türkiye’de kuraklık ve su ile ilgili stratejimizin hazırlıkları yapılıyordu. Açıklamalarını önümüzdeki günlerde hem İstanbullu hem de tüm Türkiyeli hemşehrilerimizle paylaşıyor olacağız.”
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
