Elif’in babası için kurduğu doğum günü hayali depremle yerle bir oldu.
KAHRAMANMARAŞ merkezli 11 ilde yıkıma neden olan depremlerde evleri hasar gören Civelek ailesi, Antalya’nın Manavgat ilçesinde bir otele yerleştirildi. Lise 2. sınıf öğrencisi Elif Civelek (15), 6 Şubat’ta babasının doğum günü olduğunu ve kutlama planlarının bir anda bozulduğunu belirtti. Sadece 1 dakikaya sığabilir” dedi.
Hatay’ın İskenderun ilçesinde babası Hakan Civelek’in (46) çalıştığı demir-çelik fabrikası lojmanında ailesiyle birlikte yaşayan Fatih Anadolu Lisesi 2. sınıf öğrencisi Elif, babasının doğum günü için harçlığını ve evinde sakladığı parayı çantasına koydu. Ara tatilin bittiği 6 Şubat’ta okula gidip babasına hem pasta hem de hediye almayı planlayan Elif Civelek’in hayali, Kahramanmaraş merkezli şoklarla paramparça oldu. Yaşadıkları evin depremde hasar görmesi üzerine Elif, babası Hakan, annesi Beyza (38) ve kardeşi Fatih (8) Civelek, Antalya’nın Manavgat ilçesindeki otele geçici olarak yerleşti.
Elif Civelek, depremle ilgili yaşadıklarını anlatarak, “6 Şubat babamın doğum günüydü. Harçlığımı biriktirip çantama koydum. O deprem olacağını hiç düşünmemiştim. Tüm planlarım alt üst oldu. Gidecektim.” okula gitmek için 2 haftalık tatilde arkadaşlarımı özledim.o gece çok heyecanla uyudum.ertesi gün babamın doğum günü okula gidiyorum dershaneye yazıldım.her şey çöktü Sadece 1 dakika “İki arkadaşım vefat etti” diyen Elif Civelek, televizyonda gördüğü felaketleri bu kez yaşadığını belirterek, “Bir gün yok, o gün bile yaşanmadı sanıyorum. O gün dakikalar saatler geçmedi. Telefon ve internet yoktu. Kesinlikle kimseyle iletişim kurulmamıştır. Bu korkunç. Bir gündü, gün olarak sayamam. Arkadaşlarımla iletişim kurmaya çalıştık ama o an telefonları meşgul etmememiz söylendi. Birbirimize haber gönderin demeye çalıştık. Ekran görüntüleri aldık. Sürekli ‘Burada göçük olan bir arkadaşımız var oraya gidin’ haberlerini verdik. Büyük bir dayanışma içindeydik. 2 arkadaşım vefat etti. İskenderun’da arkadaş kavramı çok fazla, hepimiz kardeştik. Hepimizi isim isim bilmesek de yüzlerce tanıdık vardı” dedi. Felaket haberini görünce farklı bir gözle bakacağını anlatan Elif Civelek, “Ben gelince olaya farklı bir açıdan bakacağını” söyledi. beyin sarsıntısı haberini görünce kalkıp gitmek isterim. Keşke benim yaşadıklarımı başkaları yaşamasaydı. Bu acı korkunç bir şey, çok kötü bir şey. Ben de kimsenin yaşamasını istemiyorum. Öyle bir durum ki insanlara ‘asla yazmam’ dedim, ‘nasılsın, iyi misin?’ mesaj yazdım Bana da yazdılar. Bu acı verici durumda ‘asla konuşmam’ dediğim kişilerle yeniden konuşmaya başladım. Eşime seslendim, eşim bana seslendi; Ben oğlumu, eşim kızımı aldı. Yatak odasının kapısına kadar buluşabildik. Daha fazla ilerleyemedik. O kadar titriyordu ki, ne ilerleyebildik ne de çıkabildik.” Beyza Civelek, oğlu Fatih’in çok etkilendiğini anlatarak, “Yiyip su içmiyor, oğluna bile kavuşamıyordu. tuvalet ihtiyaçları. Uyumuyordu, gözleri hep tavanda, avizelere ve lambalara bakıyordu. Artık dayanamadım. Bizden 1-2 gün önce bir arkadaş buraya bir otele gelmişti. Bize haber verdi. Çok şükür devletimiz böyle bir imkan sundu. Buraya gelip yerleştik. Evimden, evimden, arkadaşlarımdan çıkmak istemiyordum ama içinden çıkamıyorduk. Çocuğunun yemek yemediğini ve günden güne zayıfladığını görünce başka bir şey yapamıyorsun.” Biz de beraber gittik. Çıkamadık arabada bekledik. Bir şey olursa hep beraber olalım, yolda olalım. Aynı noktada telefon ve internet çok az olduğu için birbirimizi aramakta zorluk çekmiyoruz.Gittiğimizde enkaz altından insanlar gördük.Ağlayanlar,aileleri;Gidemeyenler için yanımıza bir ölçü su bile aldık. yemek ye su iç. Bir aile vardı, vefat etmişti. Akrabalar, akrabalar 6 günlük bebeğini arıyorlardı. Onları gördük, seslerini duyduk. Hepsi çok acıydı” dedi.
Bundan sonra ne olacağını bilmediğini ve evinden ayrılmasının kendisi için çok zor olduğunu söyleyen Beyza Civelek, “Gelecek için şimdilik bir planımız yok. Hep onu düşünüyoruz, yapabiliriz” dedi. Uyuyamıyoruz. Çocukların yanında ağlayamıyoruz bile. Konuşamıyoruz. Hep örtünerek konuşuyoruz.”